dün dışarı çıkmadan önce bir kaç kıyafet ütülemem gerekiyordu.evde bile dibimden ayrılmayan oğluşumda yine peşimdeydi;)kafamda bir şeyler planlıyordumki,bir an "fışşşşşş"diye bir ses duydum,arkama dönüp baktığımda,bizim minik balık Tuna,babasının pantolonunun kemerini tutmuş,çamaşır sepetinin içine girmiş,öbür elindede oyuncak tava,kemerden tavaya su doldurarak duş alıyor:))))görüntü çok hoşuma gitti ve hemen belgeledim;))
babasının pantolon yerlerde(o da çeşme olsa gerek:))),kendiside sanırım duştan çıkmış,küveti temizliyor bu fotoda:))bu çocuklar sepetlere girmekten ne zevk alır aceba?bu sabah kahvaltısını yaptıktan sonra,oyuncak sepetini sürükleye sürükleye getirdi,içindeki oyuncakları kahvaltıdan önce,sepetin içindeki bez torbasıyla bana boşalttırmıştı zaten,koltuğa çıkıp,ordan sepetin içine giriyor,saklanıyor:))işte yakaladıııım,sobeeeeeee;)tabi o kadar sürüklenmeye ve içine girilip-çıkılmaya dayanamayan hasır sepet,sonunda pes etti ve dağıldı,çok sevdiğimiz sepetimizi bu gün atmak zorunda kaldık:( havalar ne kadar değişken.insan ne giydireceğini şaşıyor.Tuna nın yanındaki kız çocuğunu şimdi farkettim,o kadarda sıcak değildi,inş.hasta olmamıştır çocuk.arkasındakininde pançosu var,zaten kimisi kabanıyla oynuyordu,kimi yelekle,kimininde ince bir hırka ve ya montu vardı.güneş var ama bu günlerde acı acı esiyor rüzgar,dikkat etmek lazım...
paylaşmayı çok seven oğlum,hem yunus salıncakta keyifle sallandı,hem de simitini yerdeki kuşlarla paylaştı:)atlı karıncayı pek sevmiyordu ama bu gün"inceeeem"demedi,hayret?artık iyice mayıştı,parktan çıkarken bile fazla itiraz etmedi"gitmeyeliiiim"diye:) eline kiyita(kerata) vererek oyaladım ayakkabı denerken;) işte bunlardaaa,aldığımız abakıyılarımız;)hepside çok rahat gözüküyor,inş.rahat giyer ve sağlıklı günlerinde giyer paşam...ilk girdiğimiz mağazadan bu ayakkabıları aldık ve hemen giydirdim,eskilerinide attık poşetimize;))
bu ayakkabılarında,çorap hediyesi varmış,içinde çorapları görünce,şaşırmıştım.o çorabın aynısından Tuna nın vardı,çok seviyordu,"şujanın aldığı çoyap"diyordu.yani,suzan teyzesi almıştı o çorapları.iyi oldu aynısından olması...bunlarda keten,ayaklarını terletmez diye düşündüm...ve bunlardaaa,spor abakıyılarımııız.her şeyin küçüğü şirin gözüküyor gerçekten:)bunlarda,toplu abakıyı fotoları;)
30 Nisan 2008 Çarşamba
TUNA NIN YAZLIK ABAKIYILARI:))
27 Nisan 2008 Pazar
KÜÇÜK ÇİFTÇİ TUNA..
çamurla oyunumuzda bitince,yine çok sevdiği,hortumla bahçe sulamaya geldi sıra.evde hayali bahçe sularız sık sık:)) çocuk o kadar bahçe işi yaptı,kolaymı?e acıktık tabi,sağ olsun zülüş teyzemiz,nefis pizza yapmış,oturup,hep birlikte afiyetle yedik... yemeğe ilk oturduğumuzda pizza yemeyi reddeden minik çiftçimiz,çok aç olunca,küçük bir dilimin,çoğunu yedi.. üzerin değiştirip,bahçe işimizin bittiğini anlattığımız halde,kabul etmek istemedi kuzucuğum.tadı damağında kaldı ve terliklerini giydiği gibi,kendini bahçeye attı,tırmığı kaptığı gibi,bahçe tırmıklamaya devam etti:)) artık iş sonu,baktıki kimse bahçeye çıkmak istemiyor,herkes yorgun,o da pes etti,tırmığını aldı,geri döndü:)
26 Nisan 2008 Cumartesi
CİN TUNA PARKLARDA:))
biz ilkokul çağımızdaiken,cin ali nin maceralarının anlatıldığı küçük kitaplar vardı,başlık ordan esinlenildi;)bende cin Tuna mı söz verdiğim üzere,2 gün park park gezdirdim.bu gün evimizdeydik.bu fotoğraf,keçiören gazino daki fatih parkı.ipekcim,hani şu emekli ve yaşlı amca-teyzelerin mekanı olan park:))güzel ve insanı dinlendiren bir park,zaten onların tercih sebebide bu olsa gerek.Tunayı anneannesiyle fatih parkına götürdüm,hem Tuna eğlensin,hem anneannemiz biraz dinlensin diye...
eğlendiği keratanın her halinden belli.o kaydırağa çıkmak için,normal merdiven yerine,aralıklı demirler koyulmuş köprü şeklindeki merdiveni tercih etti,birazda,korkusuz alışsın amacıyla,ben teşvik ettim.ama acele edipte,en son demirde,eli ve ayağını aynı yere koyunca,ufak bir kaza atlattı kuzuşum:(Allahtan alttan ben kontrol ediyordumda,ucuz atlattık,havada yakaladım oğluşumu.aynı yere koyup,devam etmesini istedim,hiç tereddütsüz devam etti maşaAllah. kahvaltısını az yaptığı için,acıktı tabi paşa:)hiç sevmediği bir şey olan tavuk döneri bile biraz yedi,ne kadar acıktığını ordan anladım:)))ama gözü hala oyun alanındaydı;)
normal salıncaklardan bıkınca,yunuslara binmek istedi,çok fazla talep olmadığı için,yunuslarda epey,gönlünce sallandı..
buda,ertesi gün gittiğimiz parktan bir manzara.keçiören estergon kalesi.teleferikler yeni,henüz açılışı yapılmadığı için,şu sıralar deneme aşamasında gidip-geliyorlar.hemen sol köşede görünende,yöresel yemeklerin yapıldığı,özbek sofrası.hemen altında küçük bir şelale var.özbek kültürüne göre inşaa edilip,döşenmiş.yazın uğrak mekanlarımızdandı,bu yazda gidebilirsek,ordanda fotolarını eklerim Tuna nın.
o gün Tuna yı Nevzat dayısı ve songül yengesinin evine götürdük.Songül yengesinin günü varmış,bizide davet etti sağ olsun.anneannemizide alıp oraya gittik.çıkışta sitenin parkına girdik.manzarası gerçekten çok güzeldi ve Tuna dan başka sadece 2 çocuk vardı.küçük ama sessiz-sakin,güzel bir parktı.arkada yine estergon kalesi var ama çok net çıkmamış.
söz verdim diye parka götürdüm ama biraz abarttım herhalde,yolumuzun üzerinde 4 tane park vardı,4 ünede uğradık.sitenin parkı,tepebaşındaki park,asfalttaki bir birine yakın 2 park daha :))eve kadar yürüdü,çok az kucağıma aldım,onuda,ben hatırlatıp,yoruldun annecim,gel biraz kucağıma alıyım dediğim için geldi.aslında çok yorulmuştur ama park sevdasına yorgunluk aklına bile gelmedi.son 2 parkta çekemedim foto,çünkü artık bende yorulmuştum;) alttaki 3 foto,tepebaşındaki parkta çekilenler.
eve gelince(yaklaşık 2 saatte gelebildik,saat 20 civarlarında evdeydik.)ellerini ve yüzünü yıkayıp,bir şeyler yedirip yatırmaktı niyetim,nasıl olsa çok yorgun,hemen uyur diye düşünmüştüm.yedir-içir,altı-üstü ve biraz oyuncaklarıyla özlem gidermesi derken,saat 22:00 gibi yatırdım,tam 2 saat ayağımda,kucağımda,yanına yatarak salladım ama nafile,gözlerini kırpmadı bile.saat 24:00 te pes ettim ve babasıyla baş başa bırakıp biraz p.c. başına geçtim.uyutabildiğimde saat 01:45 i gösteriyordu:((bu fotoğrafta,ellerini-yüzünü yıkadığımda,ellerindeki bütün şampuanı kafasına bulaştırdığı için kafasınıda yıkamak zorunda kaldım,kafasını kaldırıp,aynaya baktığında,haline kahkahalarla güldü,çok komik olmuşum dimi anneee deyip deyip gülmeye devam etti.hemen makinayı alıp,o anı belgelemek istedim;))
24 Nisan 2008 Perşembe
PAŞAM IN DİLİNDE ANLAM BULAN SÖZCÜKLER..
Tuna sözcükleri cıkarmaya çalıştığında 14-15 aylıktı.ne zaman konuşacak aceba,ses tonu nasıldırki?gibi meraklarımızı bir erkek çocuğuna göre erken giderdi MAŞAALLAH.
balon:maanne
uçak:AAADDE
kuş:(ilk zamanlar)DUF,(sonra)DU
su:FU
salıncak:NEENNİ
kaydırak:HOOPPAH
bebek:(ilk zamanlar)BEYBİ(sonra)BEEBBE
saat(tiktak diye öğretmiştik):DAADA
gezme(atta):ABBAH
fıstık(oyuncak maymunu):EDDİS
fıstık(yanaktan makas alma):VIDDIK
gol:LO
şapka:(ilk zamanlar)ABCA(şimdi)SABBA
kelebek:(ilk zamanlar)BELEBLE(sonra)BELELE
terlik:LELLE
yoğurt:OĞOÇ
pilav:PİLAP
ekmek:(ilk zamanlar)MAMA(sonra)EEMME
fırça:FISSE
eşşek:İŞŞEÇ
otobüs:ABDODÜS
dolmuş:MONNUŞ
güneş:NEÇ
fil:VİL
muz:MÜŞ
armut:(ilk zamanlar)ANNUP(sonra)AMNUT
biraz daha:BİJADA
şampuan:ŞAMÇUAN
deterjan:TEJANTİJAN
PAŞAMIN UYDURDUĞU KELİMELER
*(ilk zamanlar)GİGGEM(sonra)GAGGGAM
*OKULÜDABİDAAA
ABAKILIYI
23 Nisan 2008 Çarşamba
BUGÜN 23 NİSAN,NEŞE DOLUYOR İNSAN...
kaydıraktan kaymayı çok seviyor,hele artık merdivenlerindende kendisi çıkabiliyorya...
arasıra ters oturarak kaymayı denedi.genellikle korktuğu zamanlar yapıyor böyle,boru şeklindeki kaydıraklarda yapıyor,ama bir de böyle denemek istedi herhalde ;)
canım benim,sevincinden nasılda ağzını açmış:)havalar soğuk gittiği için,çok sık parka götüremedik,tabi çocuk özledi...
tatlı şebeğim benim,indirmesem,saatlerce kalacaktı salıncakta:)
anneannemize gittiğimizde,balkonda otururuz diye anneannesi balkonu yıkamış,bizimkinin gözünden kaçarmı hiç?fırçayı kaptığı gibi,balkon yıkamaya çalıştı:))en sevdiği şeylerden biride,yıkama,süpürme,silme;)
halinden ne kadar memnun olduğunu anlatmaya gerek varmı bilmem;))
budaaaa,klozet adaptörümüz:))yaklaşık 1-1,5 ay önce sipariş ettiğimiz klozet adaptörümüz çok şükür bu gün gelmiş.yavaş yavaş çiş alıştırmalarımıza başlamıştık zaten,ama lazımlığımızda.canım,öylede keyifli olmuyorki,çocuk kendini fert hissedemiyor lazımlıkta:))illaki yetişkinlerin yaptığı şekilde yapmak istiyor çişini.eve getirdiğimizde çok heveslendi,"annecim kakam geldiii"dedi şimarık ve çok sevimli bir edayla.hemen yerleştirdik,oturttuk paşayı,gelmediğini tabiki biliyordum kakasının ama heveslensin diye oyununa katıldım işte:)çok mutlu oldu ördek şeklinde ve ördek sesi çıkaran klozet adaptörünün üzerinde otururken.
yaş gününde alınan arabasınıda değiştirtip getirtmişler ama maalesef aldık zannedip satmışlar:(yarın inş.tekrar getirtecekler,bunu 1-1,5 ay beklemeyle getirtmişlerdi,1 günde nasıl getirtecekler bilmem!..
22 Nisan 2008 Salı
TUNAMIN KOMEDİ DÜNYASI:)
yine bir kaç incisini yazlak istiyorum oğluşumun.
**gece çiş kaçırma gibi bir sorunumuz var,geçenlerde,aynı konuyla ilgili,Nergiz kreşimizin psikolojik danışmanıyla konuşmuk için randevu almıştı,sorun aynı olduğu için,görüşmeye benim de girmemi istedi,beraber girdik.Özge öğretmenin"sabah kuru kalktığında,bir güneş çizip,onu boyaması"tavsiyesi,bir kız çocuğu için ilgi çekici ama Tuna için pek bir şey ifade etmiyor,ben de,onun anladığı dilden konuştum ve"Tunacım,bu gece seninle bir şey yapalım,eğer,bu gece altını ıslatmazsan,sen 1,çiş 0 olsun,ama ıslatırsan,çiş 1,sen 0,olurmu?"dedim,güldü ve"yani çişle yarış mı yapcaaaaz?"dedi."evet,aynen öyle"dedim.heyecanlandı ve"tamam"deyip uyudu.tabi ben onu 2 kere tuvalete kaldırdım bu arada.sabaha karşı yine kaçırmış,tuvaletin kapısının sesine uyandım,baktım,ıslak pijamalarını çıkartmış,iç çamaşırı ve milli takımın formasını bulup giymiş:))tuvalatten çıkınca"anne,1-1 yazdım tahtaya"dedi."neden ama oğlum,çiş 1 sen 0 olman gerekmiyormu?"dediğimde,"hayır,dün ilk yarıydı,berabere kaldık,bu gün 2.yarıyı oynuycaz"dedi:)))yenilgiyi asla kabullenemiyor,ne yapcaz bilmem.her çocukta vardır ama Tuna da had safhada,yenildimi zırıl zırıl ağlıyor çocuk:( ertesi gün motive etmek için,ıslattığı pijamalarını gece haberi olmadan değiştirdim,sabah kaldırmak için gittiğimde,yine kalkmak istemedi,"Tunacım,ıslatmamışsııın"dediğimde,yataktan adeta fırladı ve tahtasının başına gidip,büyük bir zevkle 1-0 yazdı:))yine ıslak kalktığı bir gün,skoru kendi lehinde yazdığını gördüm"ama çişin önde olması lazım,ıslatmışın altını oğlum"dediğimde,mutlaka bir bahanesi var ya"hayııııır,bu gün maçın tekrarını seyrettiiik"dedi:))ama sonuç hala değişmedi geceleri 2-3 kere mutlaka kaldırmama rağmen,bazen hala kaçırıyor.ilk okul zamanına kadar acelem yok,çünkü hem ben,hem babası o yaşımıza kadar yapmışız;))
**bu sabah kaldırmaya gittiğimde yine kalmlakta zorlandı,kalkmak istemedi ve yine"okul varmı bu gün?"diye sordu."evet"cevabını aldıktan sonra,yüz üstü yatarken,ellerini bana uzattı ve"elerimden tutup çekersen kalkabilirim"dedi.bende tutup,sürükleyerek çektim ve kucağıma aldım"fotokopi çektin sen şimdi"dedi.şaşırdım ve anlayamadım,ama çok ta hoşuma gitti,güldüm.üstünü giyip,kahvaltısını yaparken"nasıl fotokopi çektim yani Tunacım?"dedim,"ellerimden sürükleyip çektinya beni,işte öyle fotokopi çekmiş oldun"dedi:)))ben de,kucağıma yapıştığı anı kastediyor zannetmiştim."sen nerde gördün fotokopi çekilirken?"diye sordum"Yasemin öğretmenim öğretmenler odasında çekmişti"dedi:))yani,fotokopi makinasının bile taklitini yapabiliyor;)))
başta da dediğim gibi,özlemişim oğluşumun küçüklüğünü,daha önce yayınladığım fakat çooook arka sayfalarda kalan,oğluşumun komedi dünyasını tekrar yayınlıyorum...
---"isteklerimi yerine getirmezseniiiiz,atarım kendimi haaa!!!..."