Bu gün misafirimiz vardı.benim liseden arkadaşım Öznur ve onun aracılığıyla tanıştığım,Öznur un çocukluk arkadaşları Hatice,Gönül ve Gülcan.Tuna yı görmeye,hayırlı olsun,güle güle büyütün demek için geldiler.Gülcan tatil için ailesinin yanına İstanbul dan geldi,gelmişkende bana uğradı sağolsun.Gönül ün kızı Şeyma,Tuna dan 2 ay büyük.ve Öznur da komşusunun oğlu Mert i getirmiş yanında,o da Tuna dan 2 ay küçük.onlar gelmeden 2 gün önce Tuna Şeyma ya alışmaya çalıştı;))"anne,Şeyma ya oyuncaklarımı vermiycem,Şeyma küçük kalcak dimi,yemeğini yemiyomuş,Şeyma benim arabama ne der?"gibi sorularla,henüz tanışmadığı Şeyma ile rakabet halindeydi:)bu sıralar Yusuf ile rekabetimiz biraz duruldu sanki,kendine başka rakipler edinmeye başladı:)sabah kahvaltı yapacağımızda,ekmeğimizin az olduğunu,yetmiyeceğini düşündük.Tuna da dün akşam az yemek yediği için,haliyle,karnı çok acıkmıştı.dün annemin verdiği bazlama ve bir kaç küçük parça somun ekmeğimiz vardı.salon a bir girdik,kahvaltı soframızı kurmamıza yardım eden uyanık Tuna,kocaman bazlamayı kendi tabağına koymuş,mama sandalyesine oturup yemek için sabırsızlanıyordu:)))çok hoşumuza gitti.kahvaltısını yaptıktan sonra,her fırsatta hepimizden hikaye isteyen Tuna ve babaannesi 3 lü koltuğa uzanıp(hikayeyi özellikle babaannesinden yatarak anlatmasını istiyor;) )hikaye anlatıp-dinlediler,bende hazırlığımı tamamladım.ve babamız uyanıp kahvaltıya başlamadan önce Tuna ile biraz oynaşmak isteyince,Tuna nın çin işkencelerine maruz kaldı:))misafirler geldiğinde,Tuna bu gün erken kalktığı için,erken uykusu geldi ve biz uyumak için Tuna nın odasındaydık.uykusu kısa sürdü,45 dak:(Tuna uyandıktan sonrada Şeyma nın uyku saati gelmişti ve maalesef birlikte oynayamadılar.gerçi anlaşabilirlermiydi bilmiyorum,çünkü annesi zarar verebilir diye uyarmıştı.bende"Tuna birisi ona vurduğunda,oda vuran kişiye vuruyor,yoksa vurmuyor benim oğlum"diye hem onlara duyurdum,hem Tuna ya hatırlatmış oldum;))ama Mert ile oynamaktan hoşlandı.Mert,çok uysal,sessiz bir çocuk. hala konuşamadığı için,Tuna ya komik geldi çıkardığı sesler ve yaptığı hareketler ve bana,babaannesine sık sık"ne diyoooo?"diye gülerek sordu.birbirlerini kovaladılar,Tuna nın arabalarıyla oynadılar.bir ara Öznur,Tuna nın lazımlığıyla oynayan Mert e kızdı,Mert bu kızmadan hiç etkilenmediği halde,onun yerine Tuna zırıl zırıl ağladı:( o sırada ben sofrayı topluyordum ve yanında değildim,sanırım biraz yabancıladı ve belkide kendisinede kızdığını zannetti.Şeyma,o kadar çok uyuduki,annesi gideceğiz diye zorla uyandırdı maşaAllah.o uykunun yarısını bari Tuna uyuyabilseydi keşke:(misafirlerimizi gönderdikten sonra,işimiz kalmamıştı,bizde,biraz hava alalım diye babaannemizide alıp,evimize yakın bir parka gittik.Tuna yı eve getirmek biraz zor olsada,sonunda evimize döndük:)gelirken kaldırım taşlarından ve yüksek duvarlardan yürüyüp-atlamak istedi hep."ne kadas güçlü olmuşum dimi anne"diye de onay istedi:))öğlen az uyuduğu için,eve geldiğimizde yerlerde sürünüyordu.hemen ellerini-yüzünü yıkayıp,yemeğini yedirdik ve uyuttum,yorulmuş kerata...
bu çocuk nasıl deli deli yatıyor böyle yaw;)sabaha kadar nerdeyse 360 derece dönüyor yatağında.uyuttuğumda kafası yastığındaydı,bir süre sonra gittiğimde,kafasının yerini ayakları almıştı,bir daha gittim,saat yönünün tersinde dönmeye devam ediyordu:)))uyanık Tuna,aç kalırım korkusuyla olacak ki,kahvaltıda gözüne az görünen ekmeklerin arasından koca bazlamayı kaçırıp,kendi tabağına koymuş:)))babannesinin çok hoşuna gitti bu uyanıklığı:)işte ekmek hırsızı,ve kanıtı;))itiraf ederken:)) büyük bir iştahla bazlamayı eline aldı:))babaannesine"vıddık"yani"fıstık" yapıyor:)aslında fıstık diyebiliyor ama yeni söylemeye başladığında vıddık diyordu,öyle söylemek daha çok hoşuna gidiyor ve bizi severken"vıdddddık"diye seviyor:))babaannesi hikaye öncesi öpücüğünü,yani rüşvetini istiyor;))işte hikaye başladııııııı....."bir de gucak";) babaannesinin hoşuna gitti öpmesi,bir de kucak şansımı deneyim dedi:)bir sonraki hikaye için lazım olacağını bildiği için,Tuna da itiraz etmedi:)veeeeee çin işkencesi başladı:)))önce bir çarşaf,kurbanın üzerine örtülür,ardındanda ne kadar koltuk kırlenti varsa üst üste o çarşafın üzerine yığılır:))daha ne yapsam aceba diye düşünüyor herhalde:)))"anne baaak,sagladım babayı"şu günlerde birilerini saklamayı çok seviyor:) aralardaki deliklerdende kontrol ediyor kurbanını:)))babaannesi"yorma oğlumu"dedi Tuna ya,ama o ters anladı ve kırlentlerin altından çıkıp kaçmayı başaran babasının arkasından,babannesinin elini tutup götürürken"hadi babaanne,yorma oooolumu de babaya,kıs ona,hadi"diyordu:)))kurbanını elden kaçırınca,gururuna dokundu çocuğun tabi;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder